Uzun zamandan beri bu yazıyı yazmayı düşünüyordum.Sonra yazsam ne değişecek ki diyordum kendi kendime yine herkes bildiğini yapamaya devam edecek seçimlerden önce saf değiştirecek meclise girme şansı olan partiyle dirsek temasında bulunulacak ve o partiye geçmekte bir sakınca görmeyecekti.Diğer taraftan da vicdanen rahatsız oluyordum susmak yanlışın karşısında sessiz kalmak iyi kötü birkaç kelimeyi bir araya getirebilen birisi için ne kadar doğru olurdu.Yapılan yanlışı görmezden gelmek de suç değimliydi.Sonunda vicdanımın sesi galip geldi ve seçimlerden önce bu yazıyı yazmaya karar verdim.
Rahmetli Barış Manço’nun bir şarkısı vardı “Dünya dönüyor dostlar ben dönmüşüm çok mu “ isimli.
Aslında bu şarkı dönmeyi tasvip etmekten öte dönmenin kendisine güvenenlere sırt çevirmenin yanlışlığını anlatıyordu.
Milletvekili aday adayları bir partiden seçime katılıyor ve başarılı bir şekilde seçimi kazanıyorlar .
Sonra ne oluyorsa kendisini seçen seçmene rağmen seçildiği partiyi bırakıp bir makam veya başka bir sebeple başka bir partiye geçiveriyorlardı.Peki seçmenden oy isterken bu söylenmiş miydi ben bu partiden seçime katılıyorum ama belki şu partiye geçebilirim denmiş miydi..Hayır .O zaman kendisine yetki veren bir kitleyi hiçe sayarak başka bir safa başka görüş ve düşünceler hizmet eden bir partiye geçmek hangi siyasi ahlâkla örtüşüyor.Eğer örtüşüyor diyen varsa bu yazdıklarımı yok sayıyorum.
İşin en üzücü tarafı da ne biliyor musunuz ?Desteklediğimiz siyasi bir partiye başka partiden gelen birisini alkışlıyoruz yaptığına kendimizce bir kılıf buluyoruz da bizim partimizden başka bir partiye geçen olunca yerin dibine sokuyoruz söylemediğimiz kalmıyor.Dostlar keserimiz nalıncı keseri olmasın hep kendimize yontmasın .Ne zamanki biz yapılan yanlışı kendimiz, başkasına yapmamayı öğrenirsek gerçekten bu ülkede dürüstlük ve doğruluk hakim olur.Başkasını kınadığımız çirkinliği kendimize yakıştırıyorsak .Buna halk tabiriyle nefsine Müslümanlık denir.
Zamanın birinde müftünün birisi aman Müslümanlar kızlarınızın, hanımlarınızın başlarını örtün açık sokağa çıkmasınlar sorumlu olursunuz diye vaaz veriyormuş. Vaaz bittikten sonra müftünün hanımıyla kızının başının açık olduğunu bilen cami cemaatinden birisi yaklaşıp hocam siz bize hanımlarınızı kızlarınızın başını kapatın diyorsun ama senin kız ile hanımının başı açık bu nasıl iş böyle diyor.Müftü pişkin,pişkin gülerek o köftehorlara açıklık yakışıyor diyor.
Şimdi seçimden önce partisinden ayrılıp başka partiden seçime girmeyi gerek belediye başkanı adayı için gerekse millet vekili aday adayı için samimi ve ciddi bulurum .Ama kimse kusura bakmasın seçildikten sonra parti değiştirenleri anlamak bile istemiyorum .Ve kesinlikle ülkesini milletini düşünen duyarlı seçmenlerin böyle şahsiyetlere oy vermesini yakıştıramıyorum.
Önümüzdeki seçimlerin vatanımız ve milletimiz için hayırlı, uğurlu olması dileklerimle .
Celal ÜNAL