Recent Comments

“KOP” KİMİN?


           Suyu sert İlçemin mert insanlarına merhaba…!

           Bozkır’ımızda meydana gelen taşkın nedeniyle, afetten zarar görenler hemşerilerimizin  acılarını paylaşmak maksadıyla bir yazı kaleme almıştık geçtiğimiz günlerde. Bu yazıya gerek olumlu, gerekse olumsuz yorumlarıyla katkı verenlerle, değerli okuyucularımıza ve sizlere erişmemizde yardımcı olanların hepsine teşekkürler ediyor, afetzedelerimize tekrar “Geçmişler olsun!” diyoruz.

            Bu defa da şu “KOP” meselesinden bahsedelim istiyoruz biraz da! Ancak hemen belirtelim ki, gerek bu, gerekse sair konulardaki eksik bilgilerimizin giderilmesi, isabetsiz yorumlarımızın düzeltilmesi anlamında desteklerinizi beklediğimizi göz ardı etmeyin lütfen!

              Evet, gelelim konuya:
              Hani geçtiğimiz günlerde www.siristat.com/ adlı sitemizde de haberi yayınlanan şu “Mavi Tünel” konusuna! Ve “Mavi Tünel” adının neden çok bilinip de “KOP” açılımının pek de bilinmediğine! Acaba bunda da bir örtü olup olmadığına!

              Malûm ya; gözümüze açamıyoruz maniple ve kirli bilgi bombardımanından! O nedenle üst paragraftaki sözler, “Acaba…?” olarak dursun bir kenarda.

              Bir çoğumuzun malûmu ki, “Konya Ovası (sulama) Projesi’dir” “KOP’un” açılımı! Gerçekten de güzel bir projedir. Konya Ovamızın önemli bir bölümü sulanacaktır bununla. Hadim’le Bozkır’ın ortası ve ortak malı, o “Gök Dere’nin” mavi, ve Bozkır’ı tam ortadan yarıp gelen o, “Çarşamba Çayı’nın” bereketli sularıyla! (Ama...??? Ge1 ama...!!!??? Lütfen bu konuda hazırladığımız dilekçe ve gereğine destek verin!)

              Orta Toros Bölgesi’nin, coğrafik, topoğrafik yapısı ve düdenlerin bolluğu nedeniyle gölet ve baraj yapımına uygun olmadığı iddia edilse de biliyorsunuz bu projenin ana kaynağı olan su, Gök Dere’ye kurulacak olan “Bağbaşı Barajı’ndan”, elde edilecektir. Baraj’ın su toplama alanı Hadim - Bozkır sınırı ve ortak toprağıdır. Yani, Bozkır’ımıza bağlı Taşbaşı (Saraycık), Yelbeği, Hisarlık (Asarlık), Dereiçi (Gederet) ile, Hadim’e bağlı Bolat ve Bağbaşı (Eğiste) arasındadır! Nitekim su toplama havzası da Hadim’le Bozkır’ın arazi ve yaylalarıdır.

              Barajın yapımı ile en büyük zararı Bolat başta olmak üzere, sırayla Dereiçi, Eğiste, Yelbeği ve Taşbaşı köy ve köylüleri çekecektir! Dere aşağı yerlerin sususluk nedeniyle göreceği zararlar da vardır ayrıca. Bu arada Hisarlık, Söğüt vs. yerin zararları hakkında belirli bir fikrim yoktur. Mavi Tünel’in çıkışındaki, Kuşça’ya ait arazilerin zarar görüp görmeyeceği konusunu doğrusu bilmiyorum. Ancak saydığım köylere ait sulu yada kuru tarım yapılan onca arazi ellerinden çıkacaktır! Çıkacaktır da yerine ne alacaklardır?
             Ne alsınlar ki?
             Kocaman bir Hiiiiiç...!
             Hem yetmez mi mesela Dereiçi Kasabasına...?
             Kapanan yollarının yerine, Toroslar’ın kuzey yamaçlarından geçecek karlı, buzlu, çamurlu, dolambaç ve virajlı yollar...? Vilayete gitmek için falan mesela... Öyle ya…! Turistik gezi yapar ve yaptırırlar artık(!) o güzelim yollarla, manzaralarda! Ve Baraj'a bakarlar biraz da!

             Öyle ya: Ne yapacaklar, Göksu Kanyonu’ndan geçerek, Başta Dereiçi halkı olmak üzere, Hisarlık, Yelbeği, Taşbaşı, hattâ Söğüt, Yalınçevre, Dedemli, Korualan halkına bile hizmet verecek o kaymak gibi yolu?
             Hem oraya yapılacak köprü pahalı değil mi?
             Sizler hak eder misiniz(!) hiç onu?
             Söyleyin; "üvey evlat" kim ki?

             Hattâ, leyleğin yuvadan attığı...?

            İşin ironisini bir yana bırakacak olursak; yukarıda saydığımız köylerin hepside su fakiridirler! Hem de içime suyunun fakiri… Özellikle de Yelbeği…
            Yelbeği’nin su sorunu dillere destandır; sizler de bilirsiniz! Bu konuda mağduriyet yaşayan tek köyümüz, Yelbeği değildir üstelik.

            Demek istediğimiz şudur:
            Bu suyun, sadece Konya Ovası’na tahsise kimsenin hakkı yoktur. Su da, arazi de Öncelikle Bozkır ile Hadim’indir! Daha da öncesi doğrudan doğruya etkilenen köylerindir!
İnsanlığın da, hakkın, hakkaniyetin, hukukun da gereği budur!
            Buradan açıkça söylüyorum ki:
            “KOP’u” projelendirenler, bilerek yada bilmeyerek yanlış planlamışlardır O’nu!

            İşin doğrusu:
            Saydığımız köyler başta olmak üzere, Hadim ve Bozkır’ın özellikle içme suyuna ihtiyaç duyan köylerinin kapsamlı bir proje ile ”KOP” içine alınmaları gerekmektedir! Sulama suyu konusu da aynı anlamda üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur. Hatta bu konu tüm bölge açısından düşünülmelidir.


Daha da önemlisi:
Baraj’ın ileride, toplayacak su bulamama ihtimali de göz önüne alınarak devletin yapmakta olduğu ve boşa gitmesi muhtemel bulunan masraflar da önlenmeli, bu projenin doğru bir yöne çekilebilmesini sağlayacak revize/düzeltme için çaba sarf edilmelidir.

Durum bu olunca İlçemiz yetkileri ile tüm ilgililerini bu konuda göreve çağırıyorum. Bu mesele ciddi ve önemli bir konudur. Hiç kimse ilçelerimizin mal ve nimetlerini, kendi insanımızı ayrık tutarak, hatta ona mağduriyetler yaşatarak falanca yere aktaramaz. Bu temel insan haklarına,  gerek genel hukuka, gerekse  sular hukukuna aykırıdır. Vakit daha fazla geçmeden konuya el atılmalıdır. Ve bu yılın seçim yılı olduğu da unutulmamalıdır!

            Zannımca bu konunun çözümü anlamında yapılacak çalışmalara ciddi, özellikle de haklı bir karşı direnç olmaz. Olamaz çünkü hak işaret ettiğim yöndedir. Hattâ bu yöndeki talebin yetkilerce kabulü belki de memnuniyetle olacaktır. Ki sözünü ettiğim hususun projelendirilmemiş olmasında bir kasıt da olmasa gerektir. Sanırım bu husus sadece düşünülmemiştir! Bu da ağlamasını bilmeyişimizden olmalıdır!

             Sayın “Böyüklerimizin”  her şeyi gayet iyi bildiklerini falan sanmayalım. “Ağlamayan çocuğa meme vermezler!”  Bunu utmayalım ve sorunlarımıza çözümü kendimiz arayalım.
Hem kayaları delerek, yer altından 18 km.lik bir tüneli, o barajı ve buna bağlı onca müştemilâtı yapama olanağı olan devlet, bu tünel ve bağlı işlerle övünen hükümet ve günümüz olanakları karşısında burada hatırlattığımız talepler oldukça  sıradandırlar.

             Dereiçi ve Yelbeği arasındaki kanyona yapılacak köprü ve yol da…! Üstelik masrafı da… Orta Toros Kuzeylerinden geçecek o işlevsiz yoldan da…!
Buradaki taleplerimizin hepsi en tabii haklarımızdır oysa! Bu durum asla unutulmasa…!?
Bu şartlar altında, evvel emirde ilgilere gerekli başvurunun yapılmasının uygun olacağı zannındayım. Kaldı ki, olumsuzluk halinde açılacak davalar mutlaka lehe sonuçlanacaktır.

              Bu alanda yapılacak çalışmanın, elde edilecek başarının İlçemize neler katacağı ile konunun önemini izaha gerek olduğunu düşünemiyorum bile!
İşte bu ve anılan nedenlerle:
              Konuyu sunarken ilgililerin dikkatlerine,
              İstikbalimizin, başta gönül olmak üzere her açıdan zengin, huzurlu, mutlu, umutlu ve gerçek başarılarla yüklü olması diliyorum hepimize ve Aziz Milletimize!

              Saygılar ve sevgiler olsun hepimize…

              08.Ocak.2011
              Av. Mehmet DURAN

            av.mehmetduran@hotmail.com
              Kitap ve makalelerime erişmek isteyenlere…
              http://kitaplarim-av-mehmet-duran.blogspot.com/

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* yapılan yorumlar denetlendikten sonra yayınlanmaktadır.
...

buttons=(Accept !) days=(20)

Bozkır Android Uygulamasını Telefonunuza indirin!!!
Accept !